Eyüphan Kaya
“Terörsüz Türkiye” adıyla başlayan ve komisyonda yapılan düzeyli müzakereyle “Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi” adıyla yoluna devam eden şu umut verici süreçte kimin ne imkanı varsa katkı vermekten esirgememelidir. Ben de bu meyanda dikkat etmemiz gereken bazı mevzuları sizinle paylaşmak isterim. Gelin hep beraber bu maddeleri değerlendirelim, eksilerini ve artılarını ortaya koyalım, ne dersiniz?
1-T.C.İnkılap Tarihi yeniden yazılmalı ve öğrenilmiş yanlışların üstü çizilerek halkın zihni doğru bilgilerle formatlanmalıdır.
*Hem körpecik beyinlere yalanları/iftiraları enjekte ederek hem de toplumda huzur beklemek akıl karı değildir.
2-Şeyh Sait, Bediüzzan ve Seyit Rıza gibi tarihi şahsiyetlerin mezar yerleri gün yüzüne çıkarılmalıdır.
*Takriri sükun yasası ve sözde İstiklal Mahkemelerinden dolayı halktan özür dilenmelidir.
3-Kürt çocuklarına Anadil eğitimi zorunlu hale getirilmemeli, ancak anadille eğitim yapan pilot okullar açılmalıdır, formel eğitimin uygun yıllarında iki dilli eğitim yapılmalıdır.
*İlk uygulama olarak her ilçeye bir Kürtçe/Zazaca öğretmen ataması yapılmalıdır.
4-Suriyede Suriye Arap Cumhuriyeti değil, İslam Cumhuriyeti adı verilmeli, ülke bütünlüğü içinde uygun şartlara bağlı olarak eyalet yönetimi tesis edilmelidir, Enver Müslüm ya da onun gibi İslamın özü ile barışık biri Suriye Cumhurbaşkanı yardımcılığına getirilmelidir.
*SDGye Kürt toplumunun yararına şartlar ileri sürerek halk üzerindeki militarist etkisini minimize etmek lazım.
5-İcap ettiği yerde Türk kelimesi yerine Türkiye kavramı kullanılmalıdır.
*Türkiye Bayrağı,Türkiye ordusu, Türkiye polisi, Türkiye Telekomu, Türkiye Uçağı..gibi.
6-Siyasi bir genel af getirilmelidir. İç cephede de dışarıda da ülke adına sesimizi yükseltmeliyiz.
*Mevcut yasalara göre nerdeyse toplumun tamamı suçlu durumda, ceza evinde olanların bir kısmı haksız yere yatıyor olabilir, dolayısıyla genel af esastır.
7-Cumhuriyet döneminde yaşayan Kürt alim ve meşayixin isimleri okullarda/bulvarlarda/üniversitelerde yaşatılmalıdır.
*Bu şekilde fiili olarak bir iadeyi itibar olacak ve topluma bir huzur gelecek.
8-Diyarbakır Annelerinin çocukları bir an evvel onlara teslim edilmeli bu şekilde DEM binası da hizmete açılmalıdır.
*Hem bu anneler bunu fazlasıyla hak etmişler, hem de DEM patiye karşı da sürecin bir jesti olabilir.
9-Abdullah Öcalan ve PKK sürecin ileriki aşamalarında siyasi arenada bu misyonla halkın önüne konulmamalıdır.
*Hem Öcalan hem PKK zihinlerde tutuldukça 40 yıllık acılar tazelenmeye devam edecek, dolayısıyla bu iki kavramı hayatın içinde mümkünse hiç kullanmamak lazım.
10-7 Bölgede 81 ilde yeni sürecin önemini anlatacak güvenilir bir ekip olmalı, süreç iyi bir düzeye gelince Diyanet işleri Başkanlığı Sulh ve selamet temalı bir hutbe irad etmelidir.
*Diyanet, camiden aldığı manevi destekle, mihrap ve minberle, cübbe ve sarık ile hala da manevi yönü toplumda bir karşılık buluyor ve insanımızın gönlünde ayrı bir yeri var, bu potansiyelinden faydalanmak lazım.
11-Bu toplumun son yüz yılı bir kenara bırakırsak bin yıl boyunca hangi değerler etrafında birlikte hareket ettiklerine bakarak o değerlerden faydalanmak lazım.
*İnsanımız Kürt-Türk tarihi birlikteliğinden bihaberdir, son yüz yılın sözde tarihinde kaos ve kargaşadan başka bir şey elimizde yok, burada bir değer yok ki ondan yararlanalım, elimizde toplumun canına okuyan Kemalist sistem var, asında bunu tamamen ortadan kaldırmak lazım. Çünkü toplumsal huzursuzluğumuzun ana nedeni Kemalist sistemdir.
12-Ülkenin geleceği için Devlet sistemini 1920 yılı 23 Nisanda bir Cuma günü Cuma namazı sonrası dualarla açılan Meclisin ruhu, 41 mısralık İstiklal Marşı ve Veda hutbesinden yararlanmak lazım.
Bu şekilde hem batının aldatmacı değerlerinden, hem de Kemalist sistemden kurtulacağız, bu Türkiyenin yeni yüzyılı için önemli bir dayanak oluşturacak.
13-Gençlerimizi, Engellilerimizi, Emeklilerimizi e-devlet gibi ayrı portallerde bir araya getirerek onlara ayrı bir değer vermeliyiz.
Gençliğiz geleceğimiz, engellilerimiz dezavantajlı insanlarımız, emeklilerimiz dualarına muhtaç olduğumuz büyüklerimizdir. Onlara ilgi göstermek vazifemiz olsa gerek.
Eyüphan Kaya
