ABD mi, Rusya mı, İngiltere mi, Fransa mı, Çin mi, Türkiye’mi, Avrupa mı?
Tarih boyunca birbirlerini katleden Avrupalılar; son 60 yıldır barış içinde yaşayacaklar, İnsan hakları, demokrasi, özgürlük kıtası olacak ve bu nedenle de Nobel ödülü alacak.
Rusya ve Çin; soğuk savaş döneminden ders alarak savaşlara karşı çıkıyor.
Nerede savaş varsa ABD, İngiltere, Fransa ve Türkiye orada.
İslam dünyası kan gölü. Vahşetin, katliamların, yıkımın bölgesi. Peki ama sorumlusu kim? ABD-İngiltere-Fransa ve Türkiye değil mi?
Ahlak’tan bahsediliyor. BM’nin Suriye’ye savaş açmadığından şikayet ediliyor. Irak’ı Libya’yı Yemen’i Mısır’ı kan gölüne çevirenler Suriye diye sayıklıyor. Bağlı oldukları şeytanı mutlu etmek adına her türlü kirli sinsi ve hain oyunların içindeler.
Her konuda; herkes kendi ideolojik tercihine göre cevap verir.
Ama bir de gerçek var ki; insanlığın ortak değerleri, kabulleri vardır ve bu kıstaslara göre değerlendirmeler yapılır.
Nedir bunlar? Ahlak, hukuk, adalet, insan hakları, dürüstlük, paylaşım, yardımseverlik hoşgörü.
Şimdi bu kavramlar açısından ülkeleri değerlendirmek mümkündür.
Bakın; ABD’li diplomat Rusya’nın Suriye politikası nedeniyle ne diyor? Rusya ahlaken çökmüş.
Peki ama ABD çok mu ahlaklı?
Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Victoria Nuland, Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov’un indirilen Suriye yolcu uçağına ilişkin açıklamalarına yanıt verirken, Moskova’nın Suriye politikasını sert biçimde eleştiriyor. ABD'li diplomat, Rusya'yı dolaylı yoldan ahlaksız ve sorumsuz olarak niteliyor.
Nuland; bu konuda Rusya ile de temasta olduklarını ifade ederek, her zaman “özellikle de BM Güvenlik Konseyi üyelerinin bu tür eylemlerinin devamı konusunda ciddi kaygılarının olduğuna yönelik açık olduklarını, bunun ciddi askeri ekipman olduğuna dair hiçbir şüphemiz yok” söylüyor.
Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov'un “O uçakta her şey yasaldı” açıklamalarına da cevap veren Nuland, “Suriye’ye yaptırım konulamamasının sebebi BM Güvenlik Konseyi üyeleri Rusya ve Çin’in sürekli bu yöndeki kararları veto etmesidir. Bu yüzden Rusya'nın izlediği politika hukuki olarak yasal görünse de ahlaken çökmüştür" diyor.
Nuland; Burada Rusya'nın yanlış yaptığını mı söylüyorsunuz? sorusuna, Bir yıldır söylediğimiz gibi, hiçbir sorumlu ülke, Esad rejiminin savaş makinesine yardım ve ortaklık etmemeli, özellikle de BM Güvenlik Konseyi üyesi olarak küresel barış sorumluluğu olanlar, cevabını veriyor.
Oysa; Nuland, Rusya'ya tepki, Türkiye'ye "malzemelerin gönderilişi hukuka uygun ama" diyerek destek verirken çelişkiye düşmüyor mu?
Savaş makinesi kim? Esad değil kendileri ve çapulcu muhaliflerdir. Ahlak ve hukuk dışı her şeyi yapan kendileridir. Orta Doğuda akan kanların sebebi kendileridir. Japonya'da, Vietnam'da, Irak'ta milyonlarca insanı öldüren Rusya mı? Çin mi?
Asıl ahlaken çöken; Irak’ta, Afganistan’da, Libya’da, Lübnan’da, Filistin’de, Somali’de ve daha birçok yerde milyonlarca insanın kanından sorumlu olan ABD-İngiltere-Fransa ve değil midir?
ABD Rouge State-Haydut Devlet olma yolunda! Suriye'deki sözde muhalifleri yaratan, Libya'dan TR üzerinden Suriye'ye militan ihraç eden, Rusya'dan gelen o uçağı indir diyen, Suudi ve Katar'ı kullanan, hep ABD! Türkiye dış politikası hiç bu kadar aşağılanmadı!
Evet, Rusya ve Çin, BM’de vetolarını kullanmamalı ki ABD; Suriye’ye karşı yaptırımlarda bulunarak, meşru yönetimleri sindirerek Suriye’ye özgürlük, refah ve liderlere ölüm getirmeli buna da Demokrasi demeli.
ABD ve Avrupa için demokrasi, özgürlük insan hakları kendi topraklarında geçerli. Diğer ülkelerde ise iç savaş, yıkım, vahşet, katliam anlamına gelmiyor mu?
Peki ya Türkiye’ye ne oluyor? Terörle iç içe yaşayan Türkiye’nin Suriye derdi ne ola ki?
Günün Sözü: Yetersiz muhteris kişiler, toplumlarına felaketler yaşatır.